1 Mayıs 2016 Pazar

CUMHURBAŞKANLIĞI VE ERKEN SEÇİM

On cumhurbaşkanından altısının asker kökenli olduğu ülkemizde, cumhurbaşkanlığı seçimlerine daha bir yıl olmasına rağmen, ülke siyaseti buna kilitlendi bile.
Kimileri, mevcut meclisin cumhurbaşkanını seçmesi durumunda suların durulmayacağını, cumhurbaşkanının meşruiyeti olmayacağını; dolayısıyla da tartışmaların odağına oturan bu makamın zedeleneceğini söylemekte.
Türkiye, dar-ül harp geleneğiyle yönetilen koskoca bir imparatorluğun, Osmanlı’nın kurumlarını devralarak, cumhuriyet rejimini kurmuş ve bu güne değin getirmiş genç bir ülke. Elbette böyle tartışmalar yaşanacaktır, yaşanmalı da.
***
Evet on cumhurbaşkanından altı tanesi asker. Bu, dar-ül harp geleneği ile ilgili... Diğer dört isme bakalım bir de: Celal Bayar, Süleyman Demirel, Turgut Özal, siyasi parti başkanlığından gelme. Yalnızca Ahmet Necdet Sezer bürokrasiden gelme.
Yeni yeni filizlenmeye başlamış bir sivil yönetim anlayışının sonucu bu. Mutlaka daha da gelişecek...
***
Bugünlerde, şöyle bir siyasi havayı kokladığımızda, erken seçimin kokusu ağır basmakta. Muhalefet atakta...
Bakalım kim ne demiş?
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Cumhurbaşkanı'nı yeni bir Meclis'in seçmesi gerektiğini belirterek, hükümeti erken seçime davet etmiş: Vatanın bir kez daha sandıkta kurtarılması lazım demiş...
Bu Meclisin  Cumhurbaşkanını seçmeye uygun olmadığını; Cumhurbaşkanının anayasal sistemle bir sorunu olmaması gerektiğini; dolayısıyla da bu meclis Cumhurbaşkanını seçerse devletin tepesinde kavga olacağını; Cumhurbaşkanlığının Anayasa ile kavga yeri olmadığını belirtmiş.
Dokuzuncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel de, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın 11'inci cumhurbaşkanı seçilmesinin geleneğe uygun olduğunu, ancak temsil ve inandırıcılık sorunlarının bulunduğunu; AKP'nin Milli Görüş çizgisini değiştirdiği söylemine karşın, üzerindeki 'takıye tereddüdünün silinmemiş' olduğunu; türbanın laiklikle ilişkisinin tartışıldığı bir Türkiye'de, Meclis'teki bu temsil tablosuyla Erdoğan'ın Çankaya'da oturmasının zor olacağını söylemiş.
***
Aslına bakarsanız cumhurbaşkanlığı seçimi üzerine söylenenler safsata. Asıl hedef erken seçim. Kısaca bu hükümetten biran evvel kurtulma.
Neden mi?
Ana muhalefet partisi başkanı Deniz Baykal nedenini şöyle açıklıyor: 
 “23 Nisan'dan itibaren Anayasayı değiştirme özlemi, AKP tarafından dile getirilmiştir. Takıye alenileşmiştir. Türkiye nereye gidiyor kaygıları artmaya başladı.
 AKP'nin temelinde Ali Dibo, tepesinde Dubai yolsuzlukları var. Vatandaş sandıkta kurtuluş mücadelesi verecek. Vatanın bir kez daha sandıkta kurtarılması lazım.
Türkiye sahipsiz değildir. Arkasında Mustafa Kemal Atatürk vardır. Başbakan dindar olanlar ve olmayanlar diye insanları ikiye ayırıyor. Allah'la kul arasına girme, çekil aradan çekil.”
***

Bana göre tüm sorun burada yatıyor. Birilerimiz Türkiye’nin sahibi, birilerimiz daha az sahibi, diğerlerimiz hiç sahibi olamadı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder