Doğrudan
Demokrasi
Herkesimden demokrasi talepleri
yükselir, herkes demokrat kesilir ya zaman zaman. Kim kendini tanımlamaya
kalksa iyi bir demokrat olduğunu söylemeden geçemez her ne hikmetse. Nedir
demokrasi deseniz, hemencecik pat diye söyler ilkokulda öğretilen bu cânım
kavramı: halkın kendi kendisini
yönetmesidir.
Oldu… Kurdun mu bir parti sağlı,
sollu; girdin mi seçimlere; avazın çıktığı kadar bağırıp atıfta bulundun mu
gidişata, iki şak şak, bir vah vah; al sana demokrasi…
Demokrasi deyip geçmeyiniz efendim.
Çok önemli bir şeydir bu. Çok da değerlidir hani… Hiç kimse kimseye bırakamaz
demokrasiyi. Gözünden kıskanır da bir türlü göstermez kimselere; kullanılmayan
kitaplıkların, kullanılamayan en üst raflarında, kalın kalın süs eşyası
kitapların sayfalarına hapsederiz de, bir türlü öğretemeyiz, paylaşamayız onu…
Peki, nedir demokrasi?
Bugün yaşanan haliyle Protogoras’ın dediği gibi “sayıca çokluğun, düşünen azınlık
üzerindeki zorbalığı” mı?
***
Aslında insanların gelişim seyriyle
ilgili olan bu kavram, coğrafyanın doğru kullanımı ve koşullarların
insanileşmesiyle de yakından ilgili… Çok geniş bir coğrafyada bu kavramı
insanlara kazandırmak pek mümkünmüş gibi gelmiyor bana. —Elbette burada
demokrasiyi yalnızca seçimlere bağlı olarak düşünmediğim için biraz kafa
yoruyorum.—
Demokrasi fikrinin gelişmesi ve
içselleşmesi için, her şeyden önce doğru bir siyasi bölümlenme
(il-ilçe-kasaba-köy-mahalle) gerekiyor. Çok geniş sınırlara sahip olan illerin
çok iyi yönetildiğini, buralarda yaşayanların çok mutlu olduğunu
söyleyemeyeceğim. Ya da ilçelerin…
Yönetebilinecek topraklar ve her
alanda, her insana ulaşması gereken hizmetler, kanımca insanda farklılığa
tahammülü, farklı olanı anlamaya çalışma duygusunu geliştirecektir.
Doğrudan, dolayımsız yapılan
seçimler, halkın kendisini yöneteceği ve aynı zamanda da denetleyeceği bir
seçim atmosferini yaratması, dolayısıyla da geleceği konusunda alınacak
kararlara katılımını sağlayacağından, dinamizmi arttıracak ve insanların daha
mutlu olmasına katkıda bulunacaktır.
Sonuçta,
tüm arayışlar insan mutluluğu için değil midir?
***
Bandırma il olmak istiyor…
Haklı da…
Kendi geleceğini, yolunu, suyunu,
toprağını kendi verdiği kararlarla değerlendirmek istiyor…
Demokratik taleplerini her platformda
dile getiriyor.
Peki, bununla ilgili olarak başka ne
yapıyor?
Örneğin Bandırmalıyı bilgilendirecek,
il olunması halinde nelerin farklı olacağı, ne kazanacakları konusunda çalışma
grupları oluşturuyor mu? Yoksa yalnızca dar alanda paslaşmayla mı yetiniliyor?
Ya da Balıkesir’de yaşayanlar,
Bandırma’nın il olmasından nasıl etkilenecek, onlar bu isteme ne diyor?
Bence bu konuda referandum yapılmalı
ama önce halk aydınlatılmalı…
Halk, eğer yeteri derecede
bilgilenirse, inanıyorum ki kendi kaderini tayin etme konusunda taviz
vermeyecek…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder